Puan peşinde koşarken kaybettikleriniz: Tüketim tuzakları

Sadakat Programları ve Tüketici Tuzakları

Ne zaman sadece bir ödül kazanmak için gereksiz bir ürün satın aldınız? Market kasasında “puanınız birikti, bir sonraki alışverişte indirim var” dediğinde mutlu oldunuz mu? Sadakat kartları, indirim kuponları, çekiliş hakları… Hepsi bize kazandırıyor gibi görünüyor ama aslında tüketim alışkanlıklarımızı yönlendiriyor. Bu programlar cebimize yardımcı mı oluyor yoksa bizi fark etmeden daha fazla harcamaya mı yönlendiriyor?

Satıcılar tüketicilere çeşitli ödüller sunarlar. Şirket satış yapar, müşteri ödüllerle mutlu olur. Ancak, bu programlar tüketicinin fazla harcamasına yol açabilir, hatta tüketici bunun farkında bile olmayabilir. Bu yöntemlerin nasıl işlediğine bir göz atalım.

İnsan psikolojisine ve iktisada dayanarak bu programların aslında tüketiciyi nasıl daha fazla alışveriş yapmaya yönlendirdiğini anlayabiliriz. Günlük hayatta birçok şeyi alışkanlık haline getiririz. Aynı zamanda kolayca erişilebilen ödüllere karşı dayanamayabiliriz. Alışveriş yaparken aldığımız ürün miktarını göz ardı edebiliriz.

Satıcılar, tüketicilerin karar verme eğilimlerini bilirler ve bu doğrultuda satış stratejileri oluştururlar. Hayattan örneklerle devam ederek, bu kararların nasıl verildiğine bir göz atalım.

BU KAMPANYALAR NASIL İŞLİYOR

“Her üç bin liralık alışverişe üç yüz lira bedava!” gibi bir kampanya sizi daha fazla alışveriş yapmaya yönlendirebilir. Üç yüz lira tasarruf etmiş gibi görünebilirsiniz ama bu indirim olmasaydı ne kadar harcama yapardınız? Bu indirim programları faydalı görünebilir ancak asıl amacı tüketiciyi daha fazla alışverişe teşvik etmektir.

Çekiliş hakları da benzer şekilde çalışır. Açıkçası kaybınız yok gibi görünür ancak farkında olmadan daha fazla alışveriş yapabilirsiniz çünkü çekilişlerde büyük ödüller var. Bu nedenle daha sık ve yüksek tutarlı alışverişler yapmaya başlayabilirsiniz.

İndirimlerle gereksinim duymadığınız ürünleri satın alabilirsiniz. Şampuan, zeytin, fındık ezmesi derken sepetinize planlamadığınız üç ürün daha eklediğinizi fark edebilirsiniz ve bu da daha fazla harcamaya neden olabilir. Satıcılar “Zaten alacaksınız, en azından indirimli alalım” düşüncesini biliyorlar ve buna göre ürünleri seçiyorlar.

Bir sonraki market alışverişinizde bunu deneyin. Gerçekten ihtiyacınız olmayan bir şey satın almayı düşündünüz mü? Bir ürünü sadece indirimli olduğu için satın almaya çalıştınız mı? Bu taktiklere maruz kaldığınızı fark ettiğinizde şaşıracaksınız.

NELERE DİKKAT ETMELİYİZ

Bu programlar asıl olarak tüketicinin alışkanlık kazanmasından gelir. Satıcıların stratejileri sadece daha fazla satış yapmak değil, tüketiciyi alışkanlık haline getirmektir. Bir eylemi tekrarladığınızda o eyleme alışırsınız. Aldığınız ürünler günlük rutinin bir parçası haline gelir ve daha fazla tüketim alışkanlığı edinirsiniz.

Bu stratejiler tüketiciye gerçek bir fayda sağlamasa da fazla alışveriş yapmasına neden olur. Alışveriş yaparken ihtiyaçlarınıza odaklanarak tüketime yönelik alışveriş yapmak tuzaklardan kaçmanıza yardımcı olabilir.

Bilinçli tüketici olmak sadece az harcama yapmak veya kendinizi kısıtlamak anlamına gelmez. Gerçekten ihtiyaç duyduğunuzu bilmek ve bu doğrultuda hareket etmek bilinçli tüketici olmanın önemli bir parçasıdır. Sadakat programlarını tabii ki kullanabilirsiniz, ancak yönlendirici güçlerin farkında olmak önemlidir.

Bu şekilde belki ilk başta tasarruf edeceğiniz para çok fazla gözükmeyebilir. Çekilişleri, kampanyaları ve bedava ürünleri kaybedebilirsiniz. Ancak birkaç alışverişten sonra daha az harcama yaptığınızı ve cebinize daha fazla para koyduğunuzu fark edeceksiniz.

Sadakat programları ve kampanyalar cazip görünebilir ancak psikolojik yönlendirmeler genellikle bizi farkında olmadan daha fazla harcamaya yönlendirir. Alışveriş alışkanlıklarımızın farkına vararak, gerçek ihtiyaçlarımızı sorgulamadan önce kampanyaların cazibesine kapılmamak en etkili korunma yollarından biridir. Gerçekten neye ihtiyacımız olduğunu bilmek, bütçemizi korumanın ve bilinçli tüketici olmanın bir yoludur.

Ardıç Üçyıldız

Related Posts

Gaziantep’te Kadınlar Tel Kırma Kursunda Hem Sanat Öğreniyor Hem Ekonomik Katkı Sağlıyor

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği tel kırma işlemeciliği kursuna katılan kadınlar, hem geleneksel el sanatını öğreniyor hem de ürettikleri ürünlerle aile bütçelerine katkıda bulunuyor. Kurs, genç kızların çeyizlerini hazırlamalarında ve meslek edinmelerinde önemli bir rol oynuyor.

Meyve fiyatları yüzde 200 zamlandı

Makyajlı verileriyle tepkilerin odağında olan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bile hayat pahalılığını gizleyemedi.

Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu’nda Değişiklik

TBMM, Türk parasının korunmasına yönelik düzenlemeleri içeren kanun teklifini kabul etti.

Mevduat faizleri güncellendi: 7 milyon TL’nin 32 günlük getirisi belli oldu

Merkez Bankasının faiz kararını açıklamasından önce nakit parası olan vatandaşlar mevduat hesaplarını incelemeye başladı. İşte 7 mlyon TL’nin 1 aylık faiz getirisi…

Bekir Başevirgen: Çalışanın cebindekini çalıyorlar, asgari ücretlinin enflasyon kaybı 3 bin 685 TL

CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, enflasyonun yılın ilk altı ayında işçi, memur ve emekli aylıklarında erimeye yol açtığına dikkati çekerek “İşçi başına altı aylık ortalama erime 6 bin 485 TL oldu. Yılın ilk yarısında asgari ücretlinin enflasyon kaybı 3 bin 685 TL’yi buldu. Haziran 2025’te enflasyon kaybı en düşük emekli aylığında 2 bin 412 TL, en düşük memur maaşında ise 9 bin 130 TL oldu. AKP iktidarı işçiye, emekliye, memura zam vermek bir yana dursun, artık çalışanların cebindeki parayı bile çalıyor” dedi.

Gıda sektöründe konkordato krizi: Furyaya bir Türk devi daha katıldı

Türkiye’nin köklü et ve gıda firmalarından Seret Et, 38 yıl sonra konkordato başvurusunda bulundu. Mahkeme başvuruyu kabul ederek 1 yıllık süre tanırken, Yusuf Et, Gülhanlar Güven Gıda ve Çiloğlu Gıda ile devam eden konkordato zinciri sektördeki krizi derinleştiriyor.